0

Nar Reçeli

DSC_1705

Emre on altı aylık oldu.Gece uykularında gram iyileşme yok.Ve benim sinirlerim her geçen gün daha da geriliyor.Hayatım boyunca az uyuyan bir insan olmadım ve uyku hep en sevdiğim oldu.Şimdi bu sevgiliyle o kadar hasretiz ki birbirimize!!!Ama tüm bunların sorumlusu olarak tabi ki kendimi görüyorum.Tecrübesizliğim ve Emre’nin emzirme sonrası göğsümde uyumasına hayır diyememem beni buralara kadar getirdi.Şimdi kara kara bu huyundan nasıl vazgeçireceğimi düşünüyorum…O kadar oku,araştır,bul,dinle sonra anneliğin o dayanılmaz duygu yoğunluğu altında ezil.

Bu uykusuz gecelerin ben de bıraktıkları öyle derin ki,fotoğrafta gördüğünüz nar reçelide bu gecelerden bir kaçının ürünü.Saatlerce nar suyu sık,Emre ağlayınca koştur,şekeri tart,hadi yine Emre’ye koş,gel ocağı yak,kaynarken sıcaklığı ölç ki bu derece çok hassas yoksa reçel yanar,böyle böyle kaç gece sürdü bu terane.Sonra bir ara kurabiye keke verdim kendimi.Bir ara ben de Emre ile uyumaya başladım ama öyle olunca da hayattan koptum.

Neyse ki çalışmaya başladım biraz sosyalleşme imkanım oldu.Ama bu seferde bambaşka bir sorunumuz oldu:Sabahları evden çıkmak,tam bir işkence!Tam gideceğim saatlerde uyanıp bana yapışmaya başladı.Çıkma vakti gelince kızılca kıyametin bizim evde kopması.Bırakıp gitmeme imkan vermeyen ağlamalar,boğazıma sarılmalar…Henüz odalarımızı ayırmadığımız için de beni görmeden giyinmem çok zordu şuydu buydu derken koca adamla bir yol bulduk.Sabah son kez emzirdikten sonra ben başka odaya geçiyorum.Evet genelde insanlar çocuklarını başka odaya geçirir ama biz henüz o konuya gelemediğimizden bu yol çok işimize yaradı.Uyanacak gibi olunca babası pışpışlıyor ve hooop uyumaya devam ediyor.Ben de rahat rahat hazırlanıp,kahvaltımı yapıp,çıkıyorum.Sevgili uzmanların,pedagogların,psikologların dediği gibi “efenim kaçar gibi gitmeyin,öpüşün koklaşın,işe gidiyorum akşama geleceğim diyin vs vs” yalan valla.El kadar bebe hiiiiç anlamıyor bunlardan.Ama yapan varsa şapka çıkarıyor,anlayan bebeyi de sevgiyle kucaklıyorum.

Not 1:Adem Güneş iki yaşına kadar bebeğinizi yanınızdan ayırmayın dediği için sevinçten havalara uçmuştum.Hala da pişman değilim:)Ama uyutma konusunda hatalar yaptım,biliyorum.

Not 2: Fotoğraf kötü biliyorum ama napiiim,sabah dört buçuktan beri uyanığım ve evden çıkmadan hemen önce çektim:(

Not 3: Reçel tarifi cafe fernandodan..başka söze gerek yok:)

0

Uyusunda Büyüsün…

bebekEmre doğduğu gün hastane ziyaretine gelen bir akraba Emre’ye bakıp “benim uykularım hep senin olsun” demişti. Çok güzel bir temenni diyerek gülümsemiştim. Şimdi düşünüyorumda ne kadar güzel bir temenni,dilek,dua…artık aklınıza ne gelirse imiş!İnstagram hesabımda paylaştığım üzere Emre geceleri uyumayan bir bebek.Şöyle ki; evet her gece sekiz dokuz arası gece uykusu için yatırıyorum ve o da uyuyor ama sonra her saaat başı hadi bilemedin bir buçuk saat sonra uyanıyor.O uyurken halletmeye çalıştığım işler hep yarım yamalak,ağır aksak.Hele ben de gece uykusuna geçtikten sonrası tam bir kabus.Saat başı uyanmak demek,derin uykuya hiç geçememek demek.Uyudun mu yoksa koltukta uyuyamı kaldım belli değil.Her gün daha yorgun uyanıp,uykusuzluk yüzünden sinirli ve unutkan olmak da cabası. Hal böyle olunca yalnız olmadığımı düşünüp başka annelerin ne yaptığını araştırıken Mahallenin En Mutlu Bebeğinin Uyku Kitabı’na rastladım.Ve okumaya bahane arayan biri olarak hemen sipariş verdim.Tahmininiz üzere soluksuz okudum.Netice mi?Hala uykumuz aynı ama ben artık hatalarımı ve nerlerden yardım alacağımı biliyorum.Uygulamaya da başladım.Durum ne olur bilemiyorum ama denemekte yarar var.Ben de aynı durumdayım,kitabı okumaya bile vaktim yok diyorsan işte sana bazı ipuçları:

*3-12 Ay arasındaki bebeğinin asla memede ya da biberonda yani beslerken uyutma.Uyursa uyandır –evet çok tuhaf geliyor ama öyle- yerine yatır.Uykuya kendi dalsın.Dalamazsa yine kucağına alıp aynı şeyleri tekrarla.

*Gün içinde şekerlemelerini çok uzun tutma –bunun için bir sonraki yazıda kim ne kadar uyur uyanık kalır yayımlayacağım- böylece gece uykusuna geçişi kolay olsun.

*Ona hala geceyle gündüzü öğretmediysen acele et.Aylar geçtikçe bunu öğrenmesi daha zor olabilir.Ben Emre’ye iki aylıkken öğretmiştim.Bir hafta sürmüştü.Sonrasında ara ara hafif desteklerle sorun yaşamadık.Nasıl dersen bir sonraki yazımı bekle.

*Ve kitapta ısrarla üzerine basılan konu,beyaz gürültü.Evet beyaz gürültü.Yağmur sesi,okyanus dalgası…Aklına ne gelirse.İnternette bir sürü örneği var,gözatmanda fayda var.

*Uyku eşleşmesi.Uyurken yanında yumuşak,ona zarar vermeyecek,çok büyük olmayan bir oyuncak olsun.Ona sarılıp uyusun.Yani uykuyu hatırlatan sevdiği şeyler.Asla bu sen olmamalısın!Sallamak,kucağında uyutmak bunların hepsi sana bağlı olduğu için yine önerilmiyor.Emzik konusu tartışmalı.Kitap bu konuda ılımlı.Ben de konuya pozitif bakanlardanım.

*Oda ısısını iyi ayarla,19-22 derece gayet ideal.

*Mutlaka bir uyku rutininiz olsun.Her gece yatmadan yarım saat kadar önce bu rutine sadık kalın.Seyehatlerde de ona evindeymiş hissi verebilecek detaylar olmasına özen gösterin. Bizim Emre’yle uyku öncesi müziğimiz –beyaz gürültü değil- , sımsıkı kucaklaşmalarımız ve sallanan koltuğumuz var.

*Minik uyku böceğini gün içinde iyi besle ki gece açlıktan uyanmasın.Altı aydan sonra bebekler geceleri en az altı saat beslenmeden rahatlıkla uyuyabilirler.Bunu dördüncü aydan itibaren başlatabilirsin.Ayrıca dişleri çıktıktan sonra geceleri beslemek diş çürüklerine de neden olacağı için ne kadar erken vazgeçerse o kadar iyi.

*Bebeğinizin diş çıkarması,hastalanması gibi durumlar oluşturduğunuz düzeni bozsa da herşey normale döndüğünde o da rutinine geri dönecektir unutmayın.Yani uyku eğitimi hem bebek hem de ebeveynler için iyi bir yatırım.

*Ağlayarak uyutma kitapta en son çare.Emre doğmadan önce benim ilk uygulamayı planladığım yöntemken Emre doğduktan sonra asla uygulamayı düşünmediğim bir yöntem oldu.Seçim sizin.

Benim yaptığım yanlışlar ve doğrular birbirini nötralize ettiği –ne kadar bilimsel oldu- için bugün zombi kıvamındayım.Ama bunun da üstesinden geleceğim!

0

Sıcacık Yatak

sıcak su torbam

Çok uzun bir ara oldu biliyorum.Anneliğin en güzel tarafı da bu değil mi,hiçbir şeye yetememe hali!Bazen günün yirmi dört saat olduğuna inanamıyorum.

Neyse bir yerlerden başlamak lazım diyip sıcak su torbamla geri dönüyorum.Bu aralar Emre’nin uykusuzluğuna çare arıyorum.Gece her uyandığında onu buz gibi yatağına yatırmak içimi üşütürken aklıma sıcak su torbası geldi.Yıllar önce toys’r’us dan aldığım bu sıcak su torbası benim minnoş ve gece uyumaz oğlumun yatağını ıstıyor bu ara.Uykusuna bir faydası oldu mu bilemiyorum ama benim içimi onun yatağını sıcacık yaptığı doğrudurJ